Çocukları susturmak kolay görünür insanlara. Kimse düşünmez o çocukların içlerine ektikleri intikam tohumlarının günden güne büyüyeceğini. Hiçbiri farkına varmaz o tohumların, her gün biraz daha büyüyen çocuğun kalbine yerleşip zamanla tüm ruhuna hakim olduğunun. O çocuk bir gün intikamını aldığında hayallerini bile kuramayacakları acılar çekeceklerini bilmezler.
Büyümeyi beklediği gibi intikam gününü de sabırla bekler
çocuk. Gün yaklaşır, geceler kısalır.
Çocuk büyürken, onunla birlikte içindeki intikam sarmaşığı
da her geçen gün biraz daha gelişir. Ruhuna, benliğine, düşüncelerine,
hislerine sarılır günden güne.
Bir intikam şarkısı söylerken kalbi, o, yaşamak için onu her
gün daha sıkı saran intikam arzusuyla savaşır.
Seni izliyordum çocuk. Her gün seninleydim. Acılarını gördüm,
içindeki sarmaşığın yapraklarının artışına, köklerinin sağlamlaşmasına şahit
oldum. Senin gibi ben de büyümeni bekledim büyük bir sabırla.
Artık yeterince büyüdün. Zaman, kalbinin şarkısına eşlik
etme zamanı.
Beklediğin gün geldi. Artık özgürsün…